26 Eylül: Dünya Doğum Kontrol günü
27 Ocak 2022

26 Eylül Dünya Doğum Kontrol Günü

HACI İZZET BAYSAL YUNAK DEVLET HASTANESİ
SAĞLIKLI GÜNLER DİLER...

26 Eylül Dünya Doğum Kontrol Günü! Doğum Kontrol Önlemleriyle İlgili Yanlış Bilinenler ? Doğum Kontrol Hapları İle İlgili Rivayetler?
 

Aile planlamasında esas olan konu istenilen zaman diliminde bakılabilecek kadar çocuğa sahip olunması gerekliliğidir. Aktif cinsel hayata sahip olan çiftler faklı farklı doğum kontrol yöntemleri kullanarak istenmeyen gebeliklerin önüne geçmeye çalışıyorlar. Her yıl doğum kontrol yöntemleri ile ilgili konuşmalar yapılır, herkese doğum kontrolyönteminin gerekliliği anlatılır. Peki, bunca önemli toplantı, seminerler ne için? Düşük etkili geleneksel korunma yöntemleri ile korunan çiftler arasında oluşabilen istenmeyen gebelikler her sene katlanarak artmaya devam ediyor.

Türkiye’de her 2 kadından 1’i modern doğum kontrol yöntemlerini kullanıyor olsa da bu yöntemleri ne derecede doğru kullandığı tartışmaya açık. Özellikle doğum kontrol yöntemleri arasından geri çekilme yöntemini kullanan kadınlar arasında yapılan araştırmalara göre her 4 kadından 1’i bu yöntem sebebi ile hamile kalıyor. Kadin.com sitesi olarak bu konu hakkında doğru bilinen yanlışları ve çok daha fazlasını yazımızda anlattık.

Doğum Kontrol Önlemleriyle İlgili Yanlış Bilinenler

Adet Döneminde Hamile Kalınmayacağı İnancı

Oldukça hurafe içeren bu görüşün gerçekle pek de alakası yoktur. Takvim ile korunmak ya da takvime göre cinsel birleşmeyi gerçekleştirmek çok güvenilir bir yöntem değildir. Özellikle de spermin kadın vücudunda 5 ile 7 gün arası canlı kalabildiği düşünüldüğünde  kontrol yöntemleri arasında geri çekilme yönteminin çok da bir işe yaramadığını rahatlıkla dile getirebiliriz.

26 Eylül Dünya Doğum Kontrol Günü

Doğum Kontrol Hapları İle İlgili Rivayetler

Doğum Kontrol haplarının kanser yaptığı sözleri son zamanlarda oldukça dillenmiş olsa da bu düşüncelerin hiçbir doğruluğu yoktur. Aksine bu hapların yumurtalık ve rahim kanseri riskini azalttığı belirtilmiştir. Bu hapların tüylenme ve sivilcelenme yaptığı görüşü de oldukça yanlıştır. Eski zamanlardaki haplarda böyle sıkıntılar yaşanmış olsa da yeni nesil haplarda böyle bir etki söz konusu değildir.

Emzirme Döneminde Hamile Kalınmayacağı İnancı

Emzirme süreniz içinde hamile kalmanız mümkündür. Özellikle korunmanız gereken dönemlerin başında yer alan emzirme dönemi, istenmeyen gebeliklerin en çok oluştuğu dönemler arasında yer almaktadır.

26 Eylül Dünya Doğum Kontrol Günü

Prezervatif  %100 Koruma Sağlar

Nadir de olsa prezervatifin üretim esnasında oluşabilen sıkıntılar sebebi ile tam anlamıyla koruyamadığı bilinmekte. Anlamış olduğunuz üzere en iyi korunma yöntemi günümüzde doğum kontrol hapı ve spiral olarak netlik kazanmıştır. Her bünyeye uygun olan haplar da farklılık göstermektedir. Bu sebeple mümkünse doktorunuza danışarak kendiniz için en doğru doğum kontrol yöntemi hakkında bilgi alabilirsiniz. Özellikle istenmeyen gebeliklerin çiftlerde yarattığı psikolojik etki düşünüldüğünde önlem alınmasının çok daha faydalı olacağı gerçeği ile yüz yüze kalınıyor. Kadın erkek farkı gözetmeksizin, çiftlerin gebe kalmak istedikleri zamana birlikte karar verip korunma yöntemlerinden birlikte yararlanmaları çok daha sağlıklı sonuçlar verecektir. Mutlu ve huzurlu bir yuvanın bel kemiği niteliğinde olan çocuklar için kendinizi hazır hissetmeniz onların gelişimimde çok etkin bir rol oynayacaktır.

 
 

Biraz Cesaret Biraz Dirayet: Hamilelik Kilolarından Kurtulma Yolları

 

Bazı anne adayları için hamilelik süreci boyunca da dikkat edilen bir konuyken bazıları için hamilelik süresince rahat davranıp doğum sonrasında başa çıkılması gereken bir konu… Evet, doğru tahmin ettiniz, doğum kilolarından bahsediyoruz. Hamilelik sırasında alınan kilolar kişiden kişiye göre değişiyor. Belli standartlardan bahsedilse de en nihayetinde az ya da çok kilo alan herkesin amacı aynı: Doğum sonrasında olabilecek en kısa sürede aldıkları kiloları verebilmek! Peki bu doğum kilolarından nasıl kurtulunur?

Hamilelikte ne kadar kilo alınır?

Standart bir boy ve kiloya sahip olan anne adaylarının sağlıklı gelişim açısından standart bir seyirde devam eden tekil gebeliklerinde, 10 ila 15 kilo arasında kilo alımı normal olarak kabul edilir. Ancak hamilelik komplikasyonları ya da annenin şeker/tansiyon gibi sorunlarına bağlı olarak gelişen özel durumlarda alınan kilo miktarı değişebilir. İkiz gebeliklerde standart kilo alımı 15-20 olarak kabul edilir.

Hamileliğin ilk 3 ayında kilo alımı oldukça yavaştır. Hatta iştahsızlık ve mide bulantılarına bağlı olarak 2-3 kiloya kadar kilo kaybı da normal kabul edilebilir. 20-24. hafta aralığına gelindiğinde ise anne adayının 10 kilo almış olması beklenir. 40 hafta tamamlandığında ise 15 kilo almış olmak normaldir. Bu sayı bazı anneler için 20 kiloya kadar ulaşabilmektedir. Hamilelik sonrası kilolardan kurtulma konusuna geçmeden önce, hamilelik boyunca aşırı kilo alımından nasıl kaçınılır, nasıl sağlıklı ve faydalı beslenilir, bu konulara değinmekte fayda var.

Hamilelikte beslenme nasıl olmalı?

Hamileliğin en önemli ve en riskli dönemi olan ilk 3 aylık sürede folik asit ağırlıklı bir beslenme düzeni önerilir. Yeşil yapraklı sebzeler, tahıllar ve greyfurtta bulunan folik asit, aynı zamanda vitamin olarak dışarıdan da alınabiliyor. Diğer bir önemli konu ise annenin artan enerji ihtiyacını karşılayacak nitelikte protein ağırlıklı beslenme düzeni oluşturabilmek. Proteinler vücudun yapı taşlarıdır. Bu yüzden fetüsün büyümesi ve gelişmesinde yeterli protein alımı büyük rol oynar. Bunun dışında günlük olarak tüketmeye dikkat edilmesi gereken besinler şöyle sıralanabilir:


  • Kalsiyum: Taze badem, yağı alınmış süt, sardalye, lor peyniri ve beyaz ekmekte bolca kalsiyum bulunur.
  • C Vitamini: Lahana, greyfurt, domates, karnıbahar, portakal, yeşil biber içinde en çok C vitamini bulunduran besinlerdir.
  • Protein: Yumurta, tavuk, balık, mercimek, peynir, fıstık ezmesi gibi gıdalardan protein ihtiyacınızı karşılayabilirsiniz.
  • Lifli Gıdalar: Kuruyemiş, bezelye, kepekli makarna, kuru kayısı, pırasa, esmer pirinç tüketebileceğiniz lif oranı yüksek besinlerden.

Gebeliksüresince süt, yoğurt, peynir, yeşil yapraklı sebzeler, balık, kepekli ekmek tüketmek ne kadar önemliyse; şekerleme, gazlı içecek, kızartma, çay-kahve tüketimi ve aşırı yemek yemek de kaçınılması gereken konular arasında.

Doğumdan ne kadar zaman sonra diyet yapılır?

Bu soruda detaylara inmeden önce ilk bilinmesi gereken şeyi hemen söylemekte fayda var: Doğumdan sonraki ilk 6 ayda diyet yapmak son derece sakıncalıdır. Bir anne her emzirme sırasında 100-200 kalori yakar ve bu ortalama olarak yarım saatlik yürüyüşe eşdeğerdir. Doğum esnasında verilen kiloların ardından emzirmeyle birlikte gelişen hızlı kalori yakımını düzenli ve sağlıklı beslenmeyle bir avantaja çevirmek ise sizlerin elinde.

Emziren annenin hem bebeğine yetecek kadar süt üretebildiği hem de kendi enerjisini koruyabildiği nitelikte oluşturduğu beslenme programında en önemli şey yeterli su tüketimidir. Normal bir insan için günlük su tüketimi 1,5-2 litre olmalı. Ancak yeni anneler için bu miktar 4 litreye kadar çıkabilir. İçtiğiniz su, süt miktarınızı artırmanıza ve aynı zamanda yağ yakmanıza yardımcı olacaktır.

Emzirirken kilo almamak için ne yapmak gerekir?

Emzirme döneminde bir yandan kilosunu kontrol etmeye çalışan annenin en büyük handikaplarından biri de çevre baskısıdır. İstediğiniz her şeyi her an yiyebileceğinizi söyleyen seslere kulak tıkayın ve uzman tavsiyesini dinleyin. Uzmanlar, emzirme başladığı anda kan şekeri düşmeye başlayan annenin açlık hissettiğini ve özellikle de tatlı gıdalara yönlendiğinin, dolayısıyla hem kendisine hem de bebeğine faydası olmayan gıdalar tükettiğinin altını çiziyor. Bu durumdan kaçınmak için yapılması gereken en önemli şey ara öğünlere dikkat etmek.

Emzirmeden önce bir kase yoğurt, ayran, süt, kuru meyve ya da galeta gibi şeyler yiyerek oluşacak ani açlık hissinin önüne kalorisi düşük, faydası yüksek gıdalarla geçebilirsiniz. Unutmayın, sütünüzü artıracağını düşünerek şekerli gıdalara yönelmek bu dönemde yapacağınız en büyük hata olacaktır. Şekerli gıdalar sütünüzü artırmayacağı gibi fazla kilo alımına sebep olacaktır.

Bebeğiniz 6 aylık olduktan sonra nasıl bir diyet yapmalısınız?

Tavsiye edilen minimum emzirme süresi 6 ay olmakla birlikte birçok anne, imkanları dahilinde bebeklerini ortalama 1 yaşına kadar emzirmeye devam ediyor. Emzirmenin uzun sürmesi hem anne hem de bebek için oldukça faydalı. Tabii emzirmenin devam etmesi, artık 6. aydan sonra diyet yapmanıza engel değil. Elbette sizi zorlayacak nitelikte olmadığı müddetçe.

İşte size 6. aydan sonra kilo vermeyi kolaylaştıracak bir diyet programı:


  • Her sabah kalkar kalkmaz 1 bardak limonlu ılık su için. Bu su yağ yakımını hızlandıracak, bağırsakları temizleyecek ve midenizi rahatlatacak.
  • 1 yumurtanın beyazı, 1 yumurtanın tamamı ile yaptığınız çırpılmış yumurtayı tam buğday ekmeğiyle birlikte haftanın 2-3 günü kahvaltı olarak tüketin.
  • Haftanın kalan günlerinde ise yulaf ezmesi, probiyotik yoğurt ve kuru kayısı ile kahvaltı yapın.
  • Öğle ve akşam yemeklerinde et içermeyen bakliyat yemeği (haşlanıp zeytinyağında domatesle kavrulan nohot vb.) ya da tek başına ızgara kırmızı et, tavuk göğsü ya da balık tercih edebilirsiniz. Yanında çok az zeytinyağı ve limon gezdirilmiş yeşil salata ile tüketebilirsiniz.
  • Ara öğünleri atlamamak çok önemli. Kuru kayısı, light yoğurt, light bisküvi gibi atıştırmalıkları tercih edebilirsiniz.

Egzersizleri unutmayın!

Hamilelik sırasında kilo artışına dikkat ederken aynı zamanda egzersizle de bu çabayı desteklemek oldukça önemli. Hamilelikte diyet yapmak mümkün olmayacağı için egzersiz bu süreçte başvurulacak en etkili yöntem olacak. Örneğin gebelik boyunca hamilelik yogası yapmak hem kilo alımınızı kontrol altına alacak hem de daha rahat bir doğum gerçekleştirmek için vücudunuzun ihtiyacı olan esnekliğe kavuşmanızı sağlayacak. Doğum sonrasında ise 6. aydan sonra hafif egzersizlere başlamakta bir sakınca yok.

Günlük olarak şu basit egzersizleri yaparak kilo vermenizi destekleyebilirsiniz:


  • Yere sırt üstü uzanın ve dizlerinizi yukarı doğru çekin. Daha sonra dizlerinizi sağa ve sola doğru yatırın. Bu hareket bel bölgenizdeki yağların erimesine yardımcı olacaktır. Günde 20 adet yapmak yeterlidir.
  • Yere sırt üstü uzanın ve kollarınızı iki yana açın. Daha sonra nefes alıp vererek kollarınızı göğsünüzün üzerinde çapraz hale getirin. Bu hareketi 20 kez tekrarlayıp dinlenin.
  • Sırt üstü uzanın ve bacaklarınızdan birini karnınıza doğru çekin, kollarınızla sıkıca bastırın. Kalçanızda ve karnınızda gerilme hissedene kadar devam edin ve aynı hareketi diğer bacağınızla da tekrar edin.